7 Mart 2015 Cumartesi

Çandır'da toprak işleri - 2

Sizin oralar ne durumda bilmiyorum ama buralara bahar geldi, özellikle son dört gündür. Şu sıralarki toprağa dair meşguliyetlerimizden bahsetmek istiyorum biraz.

BAHÇE HAZIRLIKLARI - Geçen yazıda bahsetmiş olduğum 40-50 metrekarelik alanın etrafını dün çevirdik. Bir iki kesin karar veremediğimiz kısım nedeniyle tamamlanmadı gerçi ama az bir iş kaldığını söyleyebilirim. Çevirdikten sonra daha bi' heyecanlandığımı(zı) paylaşmalıyım. ((:

Bu arada bahçeyi çevirmek için kazık olarak ormandan yere düşmüş kalınca dalları kullanmıştık ancak Cevcet Abi ve Güllü Abla "Bunlar hiç dayanmaz, zaten çürükler!" diye dün bizi uyardılar ve daha biz kem küm etmeye vakit bulamadan Cevcet Abi aldı bizi, traktörüyle bir zeytinliğe gittik. Oradan yaş ve sağlam zeytin dalları kestik. Fotoğraftaki kazıklar da bu ağaçlardan zaten. Cevcet abi bunla da yetinmedi dalların uçlarını sivriltme işlerine de el attı. "Bi' kere yapılacak, sağlam olsun!" dedi. Bana da kazıkları dikerek, dün pazardan aldığımız ağı bu kazıklara bağlamak kaldı. Bu arada, komşularımızın hakları ödenmez!



Geçen yazıda birkaç yöntemi bahçenin farklı alanlarında kullanmayı düşündüğümüzden bahsetmiştik. Buna ilişkin Pınar'ın önerisi tek bir yöntem üzerinden ilerlemekti ama galiba bu konuda burnumuzun dikine gideceğiz. ((: Bakalım neler olacak.

KOMPOST - Sıcak kompostu başlattık ve bundan dolayı pek heyecanlıyız. Hatta sekizinci güne geldik bile! Karbon ağırlıklı kaynak olarak, marangozdan aldığımız iri kıyım talaşları ve parçaladığımız kartonları, biraz da çalı çırpıyı; azot ağırlıklı kaynak olarak ise bahçeden yolduğumuz otları ve bir süredir biriktirdiğimiz mutfak atıklarını kullandık. Bir de komşudan almış olduğumuz bir el arabası inek gübresi. Yığınımızın eni ve boyu bir metreyi biraz geçti bile ama boyu 70-75 cm civarında kaldı. Duruma göre bir şeyler daha ekleyebileceğimizi düşünerek, yağmurlu havaları da gözeterek naylonla üstünü örttük ve dört gün bekledik.

Yığınımızdaki karbon azot oranının azot lehine biraz bozuk olduğunu fark etmiştik zaten ve dört günün sonunda biraz alçalma gözlemleyince bu durum kanıtlanmış oldu. Ama içi acayip ısınmıştı ve bu durum beni çok heyecanlandırdı ((: (Sıcak kompost uygulamasında yığının merkezindeki sıcaklığın 70 dereceye kadar çıktığı söyleniyor). Dördüncü günde ters yüz ettikten sonra havalar da açtığı için üstünü örtmedik bu sefer ancak tekrar çevirdiğimiz altıncı gün ve bugün de yeterince ısınmadığını görüyoruz. Galiba naylonla kapayıp sera etkisinden faydalanmak iyi olacak. Ne dersiniz? (Gerçi az önce Iraz "Yok yok açık kalsın." dedi ama...)

SERA - Ben Alanya'dayken Bülent ve Burcu, fidelerimizi yetiştirmek üzere çok ufak bir sera yaptılar. Geçen hafta sonu ise Burcu ve ben -Kenan'ın da yardımıyla- son rötuşları yaptık ve birkaç gün içinde tohumlarımızı toprakla buluşturacağız. Bir heyecan ki sormayın...



Ayrıca dün pazardan viyol de aldık. Biraz da onlara tohum ekeceğiz galiba. Hem serada herhangi bir sorunla karşılaştığımız takdirde sigorta olmuş olur.

TOHUM HAZIRLIKLARI - Geçen yıl çok az oranda ürün almış olmakla birlikte biraz tohum alabilmiştik. Buna ek olarak permakültür eğitiminden arkadaşım Alaattin'in verdiği tohumlar ve köyden topladığımız tohumlarımız var. Adet olarak çoklar ve ihtiyacımızdan çok daha fazlalar. Elimizden geldiğince çok fide yetiştirip konu komşuya dağıtabiliriz ve/veya evin yan tarafındaki bahçeleri kullanabilir, hatta bir miktar yerin daha etrafını çevirerek toplam bahçe alanımızı genişletebiliriz. Bakalım...

AY TAKVİMİ - Bu konuda biraz kafamız karışık. Yani şöyle: Ay takvimine göre ekme-biçme ve diğer işlerimizi ayarlama konusunda epey netiz ama farklı hesaplamalar nedeniyle farklı takvimlerle karşılaşıyoruz. Begüm'ün bir arkadaşından buduğu ay takvimi duvarımızda asılı.



Bunla birlikte Kızıltepe Permakültür Çiftliği'nin yayımladığı bir tablo, bir de organikoop'un yayımladığı takvim var. Son ikisi arasında, burç geçişlerinde birkaç saat oynuyor, birincisi ile aralarında ise bir günden fazla fark görüyoruz. Bunlardan hangisine göre çalışma yapacağımızla ilgili soru işaretlerimiz var. Ne dersiniz acep? Önerisi olan?

DİĞER - Bütün bunların yanı sıra son zamanlarda ortalıkta (çoğunlukla, maalesef ormana atılmış vaziyette) bulduğumuz her türlü atık malzemeyi alıp saksı yaptık. Alüminyum tencereler, kırık kovanlar... Bunların içine ise kişniş, hardal, çörekotu gibi tohumlarımızdan gömdük ve çoktan filizlendiler bile.




Ayrıca birkaç hafta önce ektiğimiz soğanlar artık iyice filizlendiler ve bolca taze soğanımız var artık. Bunla birlikte pazardan aldığımız pırasaları da kullandıktan sonra toprağa gömüyoruz ve onlarda da hareket gözlemliyoruz.

Baklalar çok boy atmasalar da epey mutlu görünüyorlar, hepsi çiçekte. Bezelyelerin bir kısmı donda yanmıştı ama hala sağlam olanlar var. Beklemeye devam.



Üç dört kök lahanamız da kapanmaya başladılar ve yakın gelecekte yemeye hazır hale gelecek gibiler.

Aynı bitkinin farklı cinslerinin çiçeklerinden hibritleşme olma riskini geçen yazıda da bahsetmiştim ama buna dair ne yapacağımızı tam olarak bilemiyorum. Buna dair önerileriniz varsa alabiliriz.

4 yorum:

  1. kompostu bence örtün :D takvim dersen ırazın çevirdiği siderial takvim bana en doğrusu gibi geliyor, çünkü siderial takvim yıldızların gerçek pozisyonlarına dayalı imiş ve sadece ayın değil diğer gökcisimlerinin de etkilerini göz önünde bulunduruyor...çapraz döllenme konusunda ya çeşitler arası mesafenin ne olması gerektiğini araştırıp ona göre dikim yapabilir yada tomurcuklanma zamanında bitkileri tül perde parçaları ile kaplayıp karantinaya alabilirsiniz...bereketi bol olsun, ellerinize sağlık

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ilknurcum yorumlar için çok teşekkürler. çapraz döllenme konusuna gelince, sadece bizim tohumlar değil, komşuların da tohumları var yakınlarda. mesafe gözetmek zor iş. ki burada her yer arı ((: amma... tül perde parçaları önerisi pek güzel.

      Sil
  2. Kompostun miktarında değişim(azalma) ya da ısınmama durumu size aynı zamanda o işi doğru yapıp yapmadığınızı da anlatıyor. Yani ısınmıyorsa sadece örtü meselesi değil, içindeki karbon oranının fazlalığı da olabilir sorun. Bu durumu da gözeterek yola devam :)

    Fazla tohumunuzu da seneye kullanabilirsiniz, fide hediye etmek istiyor ya da takas yapacaksanız ne ala ama hepsini hemen ekmelisiniz diye bir kaide yok bildiğim, seneye bu seneki kadar sağlam tohum kalmayabilse de kullanılabilir :)

    Rastgele...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. karbon fazla değildir sanırım dilekçim, bilakis azot fazlaydı başta.. dördüncü günün sonunda az bi'şey karbon oranını artırdık hatta. yine de bilemiyorum tabii... gözlemlemeye devam.

      tohum için de evet, çok fazla olan tohumların bir kısmını her ihtmiale karşı tutarız. merak etme sen ((; teşekkürler.

      Sil